Boşanma Çocukları Nasıl Etkiler?

Evlilikte yaşadığınız iletişim problemleri ve ilişkinizde ters giden olaylar çocuğunuzu nasıl etkiler merak ediyor musunuz? Her evlilikte yaşanabilecek olan fakat bazen boşanmayla sonlanan bu ilişkilerde çocuğunuzun bu süreci en rahat şekilde nasıl atlatmasını sağlayabilirsiniz? Terapilife Psikolojik Danışmanlık’tan evlilik terapisti Uzm.Psk.Dan. Eyüp Sarı merak ettiğiniz tüm bu soruları sizler için cevapladı.

 

1. İletişim problemi yaşayan çiftler, çocuklarının yanında nasıl davranmalıdır?

İletişim problemleri ilişkilerde ve ailelerde en sık karşılaştığımız sorun alanıdır. Genellikle insanlar profesyonel yardım almaya bu sebeple gelirler. Terapilerimde çiftlerden şunu çok duymuşumdur: ‘’Hocam biz neyse de, artık çocuklarda bu durumdan yakınmaya başladılar. Konuşamıyoruz, devamlı kavga ediyoruz.’’
İletişim problemleri yaşanan bir ilişki de aile ortamı ; sevgi,saygı ve güven bağından yoksundur. Hiç kuşkusuz bunlar çocukluk dönemi ilişkileri içinde ana babanın birbirlerine ve çocuklarına sevgi ve güven verici davranış gösterimleriyle öğrenilir. Çocuk sevile sevile sevmeyi, güven duya duya güvenmeyi öğrenir. Ana babalarının birbirlerine olan sevgi ve güven mesajlarını algıladıkça, bunların insan ilişkilerinde temel gereksinimler olduğunu öğrenir. Özellikle sevgi gösterimi öğrenilen bir davranıştır. Birbirlerine sevgi göstermeyen, sürekli tartışan, kavga eden, birbirinden nefret ettiklerini yineleyen ana babanın kurduğu aile ortamında yetişmiş bir kız çocuğunu düşünecek olursak evlilikte eşine göstereceği davranış biçimi de evinde yaşadığı, sevgiden, güvenden yoksun bir davranış biçimi olacaktır haliyle. Gelişim çağında, kişiliğinin oluşum aşamalarında yaşamadığı, öğrenmediği bir davranışı, o da evliliğinde gösteremez. Bu nedenle ortaya koyduğu davranış biçimi tartışma ve kavga olur. Evlilikte olağan sayılan sıradan olaylar karşısında bile eşine sevgi ve saygı yerine saldırganlık gösterir.
Doğup büyüdüğü aile içindeki sevgi, güven ve saygıdan yoksun ilişkiler, giderek kişinin algılama düzenini de etkiler. Öyle ki ana babasıyla birlikte yaşadığı çocukluk ve ergenlik dönemlerinde, hep bu türlü mesajlar alarak büyüyen birisi, evliliğinde kendine ulaşan mesajları çoğu kez eski yaşam deneyimleri yönünde algılar. Konuşulanları, tartışılanları algı dönüşümüne uğratır. Kuşkusuz bu algısal dönüşüm eşler arasındaki güven ve sevgi içeren sağlıklı mesajların yanlış algılanmalarında da rol oynar.  İlişkinizde bu türlü iletişim çatışmaları yaşıyorsanız ve kendi kendinize bir çözüm de bulamıyorsanız. Evlilik terapisi çözüm için kullanabileceğiniz önemli bir seçenektir.

2. “Çocuğun iyiliği için evli kalmak” çok yaygın bir görüş. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öncellikle ben bu mantığa katılmıyorum yanlış da buluyorum. Şöyle ki aile içinde birçok tartışma ve kavgaya tanık olarak büyüyen çocuklar, ebeveyn boşanmasıyla ruhsal olarak rahatlayabilirken bunun aksine anne baba geçimsizliğine tanık olmamış çocuklar da onların boşanmasıyla ruhsal olarak daha ağır tepkiler verebilirler. Burdan hareketle bazı evlilikler vardır ki çocuklar için devam ettirilir ama aslolan çocuklar için bitirmektir.
Yapılan araştırmalarda ebeveynleri boşanmış çocukların saldırganlık ,düşmanlık ve kaygı düzeyi yüksektir. Ancak evlilik içi bir çok çatışmaya tanık olarak yaşayan çocuklarda düşmanlık,saldırganlık ve kaygı boşanmış aile çocuklarınınkiyle karşılaştırıldığında daha yüksektir. Hatta aile içi çatışma yaşayan çocuklarda sosyal uyum bozukluğu, depresyon ve suça eğilim daha sık görülmektedir.
Kimse boşanmak istemez, kim boşanmak için evlenir ki? Fakat eğer ortada bir ilişki yoksa eşler arasında kağıt üzerinde devam edilen evlilik , rol yapmaktan başka bir şey değildir. Ve çocukta bunu hisseder, hangimiz hissetmiyorduk ki, bir düşünün.

3. Boşanma kararı çocuklara nasıl anlatılmalıdır?

Boşanmanın çocuğa anlatılmadan kararın eşler arasında netliğe ulaşması gerekmektedir. Boşanmak istiyor muyuz , istemiyor muyuz ? Bu söylemi çiftler , tartışma anlarında birbirlerini değişime sevk etmek için çok sık kullanıyor. Ve bir an da kendilerini mahkemeye dilekçe verirken bulabiliyorlar.
Şu çok net ki;  boşanma kararı sallantı da iken, kararsızlık içindeyken çocuklara anlatılmamalıdır. Çocuğun tepkisine göre bu kararın değiştiğine de şahit oluyoruz. Böyle olunca çocuk şunu öğreniyor.
‘’ Annem babam benim yüzümden boşanacak, eğer ben uslu olsaydım boşanmazlardı.’’
Boşanma kararı alındıktan sonra çocuğun gelişim düzeyine göre boşanmanın ne olduğu, bu kararı niçin aldıklarını , bu kararı almada kendisinin bir etkisi olmadığı, bundan sonra nasıl bir hayat olacağı , kendisinin kiminle nerede kalacağı açık açık anlatılmalıdır.
Boşanma kararını çocuğa söylerken, yani konuşma sırasında anne ve babanın her ikisi de bulunmalı ve anne-babanın karşılıklı öfke, suçluluk veya suçlama gibi duyguları bu konuşmaya karıştırılmamalıdır. Boşanma kararı, çocuğa ifade edildikten sonra çocuğa bu konu hakkında  kendisinin ne düşündüğü ve ne hissettiği ile alakalı sorular sorulmalıdır. Çünkü bu dönemde sorular netliğe kavuşmamış ise ifade edilemeyen duygular bilinçaltında bastırılmışsa sonraki süreçte çocuk sorunlar yaşayabilir.
Çocuğun sorduğu sorulara doğru bir şekilde yaşına uygun ifadelerle cevap verilmelidir. Hayatta bazen boşanma gibi üzücü olayların insanların başına gelebileceği, bu durumun her şeyin sonu olmadığını, anne ve babası olarak her zaman yanında olunacağı, bu yaşadıklarının uzun vadede kendisini güçlendireceği algısı oluşturulmalıdır.

4.Genelde boşanma sonrasında çocuklarda ne gibi değişimler gözleniyor?

Boşanma, evliliği sürdürmeye yönelik tüm çabaların sonuç vermediği durumlarda, eşlerin kendilerine birbirlerine ve çocuklarına zarar vermeden yaşamaları gereken doğal bir süreçtir. Boşanma sürecinde anne babanın birbirlerine karşı tutumları ve boşandıktan sonraki ilişkileri boşanmanın çocuk üzerindeki etkilerinin belirleyicisidir.
Boşanma çocukların kolayca anlayıp kabul edebilecekleri bir durum değildir. Anne babanın çocuğu kendi çekişmelerinin ortasında bırakmaları, boşanma sonrasında birbirlerine karşı kin, nefret, öfke duygularını çocuğun gözleri önünde yaşamaları, çocuğu taraf tutmaya zorlamaları, kendilerini haklı çıkarmak için diğerini kötülemeleri, değersizleştirmeleri ya da çocuğu birbirlerine göstermeyerek öç almak istemeleri, çocukta travmatik etkiler yaratır. Anne baba boşanırken çocuklarından boşanmazlar, kar koca olmaktan vazgeçerler ama bunu gerçekten yapan ve boşandıktan sonra çocuğuyla da ilişkisini kesen anne ya da baba çocuğun yaşamında büyük bir kriz oluşturur. Boşanma süreci ve sonrasında anne babanın olumsuz tavır ve davranışları sonucunda, çocuğun akli karışır ve büyük bir tedirginlik yaşar. Anne babasının onu sevmediğini ve terk ettiğini düşünerek kızgınlık duyar, boşanmalarından kendini sorumlu hisseder ve kendini suçlar, anne babayı bir araya getirme çabası içine girer ve tüm bunlarla birlikte çocukta depresyon, davranış bozuklukları, okul başarısında düşüş yaşayabilir. Boşanmanın çocuk üzerindeki kalıcı etkileri düşük benlik saygısı, suça eğilim ve kişilik bozuklukları olabilir. Ayrıca anne ve babayı model aldığı için gelecekte sağlıklı partner ilişkileri kuramayabilir, evlenmek ve çocuk sahibi olmak istemeyebilir.

5. Boşanmanın ardından anne-babanın çocuğa karşı tutumu nasıl olmalıdır?

Boşanmanın ardından yeni düzene uyum sağlamakta güçlük çeken çocuklarda değişik duygusal tepkiler gözlemlenir. Bu dönemde anne-babaların, çocukların duygularını göstermeleri ve onlarla yüzleşmelerini sağlamaları gerekir. Çocuklar duygularını açığa çıkaramazlarsa ileriki yaşlarda depresyon, endişe, kişilik sorunları, konsantrasyon bozukluğu, yalnızlık korkusu gibi rahatsızlıklar yaşayabilirler. Bu dönemde çalkantılı bir dönem geçiren ergenler ise yaşadıkları ağır travmanın etkisiyle sigara, alkol ve de uyuşturucu gibi maddeler kullanabilmektedir. Ebeveynlerin bu sorunla karşılaşmaması için çocuğa arkadaş gibi yaklaşması, sorgulamadan yargılamadan her türlü konuyu konuşmalıdırlar.
Boşanma çocuğun dünyasında büyük bir değişimdir. Zaten anne ve babasının boşanması sonucu büyük bir travma yaşarken çocuğun hayatına yeni değişiklikler getirmekte uygun olmayacaktır. Yani yeni bir ev, yeni bir okul, ikinci bir evlilik çocuğun uyum sağlama sürecini daha da zora sokacaktır. Ama bütün bunlar çocuk yeni hayatına uyum sağladıktan sonra tabiri caizse buzlar eridikten sonra yapılabilir.

6. Benim sorularım bu kadar, son olarak eklemek istedikleriniz var mı ?

Son olarak; eşler birbirini boşayabilir bu herkesin en doğal hakkıdır. Fakat boşanma asla ve asla anne ve babanın arasında olmamalıdır. Ebeveynler gerektiği durumlarda uzman yardımına başvurmalıdır. Boşanmanın bedellerini asla çocuk ödememelidir.
Uzm.Psk.Dan. Eyüp SARI
Evlilik Terapisti- Terapilife Psikolojik Danışmanlık
eyupsari@outlook.com
[box type=”shadow” align=”” class=”” width=””]Bebek gelişimi ile ilgili içerikler için tıklayın! https://www.bebek.com/bebek-gelisimi/ 👶[/box]

Post navigation

Bir yanıt yazın