taşıyıcı annelik ile ilgili tüm detaylar

Taşıyıcı Annelik İle İlgili Tüm Detaylar!

Her canlı bir yaşam döngüsü içerisinde doğar, yaşar ve ölür. İnsanın yaşam döngüsü bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve yaşlılık olmak üzere 5 dönemden oluşur.  

Her dönemin belirli gelişim özellikleri ve bu gelişim özelliklerinden kaynaklanan birtakım dönemsel ihtiyaçları vardır. Yetişkinlik döneminin öncelikli ihtiyaçları bir meslek sahibi olmak, çalışmak, üretmek ve bir aile kurup çocuk sahibi olmaktır.

Bu nedenle yetişkinlerin büyük bir kısmının anne ya da baba olmak istemesi doğaldır. Fakat bu doğal istek, bir takım sağlık problemlerinden kaynaklı olarak her zaman doğal yollarla gerçekleştirilemeyebilir.

Bazen en komplike tedavilerin bile işe yaramadığı bir durumda yetişkinler, anne ve baba olamamak fikri yerine taşıyıcı anne seçeneğini düşünmeye başlarlar.

Sizler için taşıyıcı annelik ile ilgili sürecin nasıl işlediği, yasal olup olmadığı, nereye başvurulması gerektiği konuları ile ilgili büyük bilinmezliği araştırdık.

Taşıyıcı Annelik Nedir?

Gebe kalma hayali kuran birçok ebeveyn için umut kaynağı olan taşıyıcı annelik, ilk olarak 1986 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde uygulanmış ve başarılı olmuştur. Bu yöntem çocuk sahibi olmak isteyen, ancak sağlık problemlerinden dolayı hamile kalamayan çiftlerin kendi genlerini taşıyan bir bebeği başka anne aracılığıyla dünyaya getirmesidir.

Taşıyıcı annelik yöntemi, belli koşullar sağlandığı takdirde dileyen her çiftin anne ve baba olması yolunda açılan bir kapıdır.  

Adından da anlaşılacağı gibi taşıyıcı annelikte çocuğu dünyaya getiren kişi sadece taşıyıcılık görevi yapar. Bebek genetik olarak bebek sahibi olmak isteyen çifte aittir ve taşıyıcının görevi embriyonun tutunması, büyümesi, gelişmesi için uygun koşulları sağlamak ve sürecin nihayetinde doğum eylemini yerine getirmektir.

Taşıyıcı anne doğumdan sonra bebeği genetik ebeveynlerine teslim eder ve süreçteki rolü yasal olarak sonsuza kadar son bulur.

Kimler Taşıyıcı Annelik Yöntemiyle Bebek Sahibi Olabilir?

Taşıyıcı annelik kadının gebe kalamadığı takdirde hemen uygulayabileceği bir yöntem olarak görülmemelidir. Bu yöntemin uygulanabilmesi için öncesinde problemin türüne ve tedavinin ihtiyacına göre; diğer gerekli tüm ilaç tedavileri, tüp bebek tedavisi, suni döllenme, aşılama gibi birçok yöntem denenmelidir.  

Bu yöntemler sonucunda başarısız olunduğu takdirde aşağıdaki problemlerden biri ya da birkaçına sahip bireyler taşıyıcı anne programını düşünebilir.

  • Rahmini yaşadığı sağlık problemlerinden dolayı aldırmak zorunda kalan kadınlar
  • Doğuştan rahmi olmayanlar
  • Rahimi embriyonun tutunmasına olanak verecek yapıda olmayan ve gerekli koşulları tam anlamıyla sağlayamayanlar
  • Daha önceki süreçlerde birçok defa gebelik gerçekleşse de gebeliğinin devamı gelmeyenler ve düşük yapanlar
  • Kadın hastalıkları harici doğum yapması hayati risk oluşturacak şekilde sağlık problemleri olanlar.

Taşıyıcı Annelik İle İlgili Tüm Detaylar!

Taşıyıcı Anne Türkiye Sınırlarında Yasal mıdır?

Türkiye’de internetin yaygınlaşması ile birlikte gerek taşıyıcı anne olmak ile ilgili ilanlara gerekse bu yöntemle bebek sahibi olmak isteyen insanların taleplerine her geçen gün rastlayabiliyoruz.

Taşıyıcı anne Türkiye sınırları içinde yasal değildir. Ülkemiz sınırları içerisinde biriyle böyle bir anlaşmaya varmak, herhangi bir sağlık kuruluşunda bu operasyonu gerçekleştirmek kesinlikle suçtur.

Yasalarımız yumurta ve spermin kime ait olduğuna bakılmaksızın bebeği doğuran kişiyi yasal anne olarak kabul etmektedir. Böyle bir durumda da bir taşıyıcının bebek dünyaya getirip başkasına vermesi söz konusu olmamaktadır.

Suç olmasının en büyük sebebi ise para kazancı sağlamak amacıyla yapılan bir sektör haline gelmesinden dolayı duyulan endişedir. Taşıyıcı anne Türkiye sınırları içerisinde suç olsa da yöntemin yasal olduğu başka ülkeler mevcuttur.

Amerika Birleşik Devletleri, Kıbrıs, Gürcistan, Hindistan, Tayland gibi ülkeler resmi prosedürlerine taşıyıcı anneliği almışlardır ve bu ülkelerde süreç için gerekli işlemlerin tümü yasaldır.

Bu ülkeler sağlık turizmi sektörü oluşturmuş ve sağlık acenteleri aracılığıyla başka ülkelerin vatandaşlarına da hizmet vermektedirler. Bu nedenle Türk vatandaşlar bu yöntemi ülkemiz sınırlarında yapamasa da güvenilir sağlık acentelerince başka ülkelerde gerçekleştirebilmektedirler.

Bu sağlık kuruluşları taşıyıcı anne seçimini asla ebeveynlerin kendisine bırakmazlar. Kurumlar gerekli tüm sağlık taramalarından geçmiş olmak koşuluyla kendi seçtikleri kişilerin taşıyıcılık yapmasına izin verirler.  

Taşıyıcı Anne Nasıl Hamile Kalır?

Yöntemle ilgili en çok merak edilenlerden biri de taşıyıcı anne nasıl hamile kalır sorusunun yanıtıdır. Bu yöntemle gebe kalma süreci doğal yollarla gerçekleşmemektedir.

Öncelikle bebek sahibi olmak isteyen çift, işlem yaptıracağı yasal kuruluştan süreç ile ilgili detayları öğrenir. Ardından detaylı sağlık kontrollerinden geçer ve bu kontroller sonucunda çiftin üreme hücreleriyle ilgili herhangi bir sorun yoksa kendilerinden sağlıklı yumurta hücresi ve sperm hücresi alınır.

Sonraki süreç tıpkı tüp bebek tedavisi gibi ilerler.

Tüp bebek tedavisinde bebeğin tutunmasına yardım edecek besinler konulu yazımızı okuyabilirsiniz. Aşağıdaki bağlantıyı tıklayın.

https://www.bebek.com/tup-bebek-tedavisinde-bebegin-tutunmasina-yardim-edecek-besinler/

Taşıyıcı olacak kişi gerekli sağlık kontrollerinden geçtikten ve bebeği taşımasında herhangi bir sakınca olmadığı görüldükten sonra taraflar ortak kabul edecekleri bir prosedürle karşılaşırlar.

Yasal kurallar çerçevesinde hem çift hem de gebeliği devam ettirecek kişi karşılıklı olarak beklentilerini belirtir ve anlaşmaya varılır. Anlaşmanın ardından laboratuvar ortamında döllendirilen yumurta ve sperm belirli olgunluğa eriştikten ve embriyo halini aldıktan sonra taşıyıcı anne rahmine yerleştirilir.

Bebek tutunur ve gebelik sorunsuz bir şekilde devam ederse doğumdan sonra çift bebeği teslim alabilir. Bu durumda bebek genetik olarak tamamen çifte aittir ve kalıtımsal olarak çiftin doğal yollarla bebek sahibi olmasından bir farkı yoktur.

Peki çiftlerden birinin ya da ikisinin üreme hücresi döllenmeyi gerçekleştirebilecek kadar sağlıklı değilse taşıyıcı anne nasıl hamile kalır?

Böyle bir durumda eğer yumurta hücresine ihtiyaç duyuluyorsa taşıyıcı dilerse aynı zamanda yumurta donörü de olabilir. Aksi durumda hem sperm hem yumurta için farklı donörler kullanılabilir. Böyle bir durumda çiftlerden hangisinin üreme hücresi kullanıldıysa bebek sadece onunla akrabalık bağına sahiptir.

Çocuk sahibi olmak isteyen ancak sağlık problemlerinden dolayı olamayan birçok çift taşıyıcı anne ile yavrularını kucaklarına alabilmektedir.

Henüz Türkiye’de ve Avrupa’nın birçok ülkesinde bu yöntem yasal değildir. Yasal olmamasının en büyük nedeni işin gönüllülük esasından çıkıp ticari kaygılarla zorla yaptırılacağı bir sektöre dönüşmesinden korkulmasıdır.

Ayrıca taşıyıcının bebek ile bağ kurması ve genetik sahiplerine vermek istememesi gibi bir durumun yaşanmasından çekinilmesidir.   

Post navigation

Bir yanıt yazın

10 Maddede Kış Hamileliği

Adet Gecikmesinden Önceki Hamilelik Belirtileri

Şiddetli ve Düzensiz Adet Kanamaları Miyom İşareti Olabilir!