siskinlik

Hamilelikte Şişkinlik

Hamilelik ne kadar fizyolojik bir durum olarak adlandırılsa da tıpta ”hastalık” olarak geçer. Bu deyimin kullanılmasının pek çok nedeni var.
İlk neden; normalden kat kat fazla büyüyen bir rahmin yarattığı mekanik baskı sonucu bağırsaklarda yer değiştirmesi ve sıkışma görülmesidir. Bu nedenle de bağırsak boşalma sorunları ve hazım problemleri baş gösterir.
Hamilelikle beraber gelen normalden yüzlerce kat fazla bir östrojen ve progesteron kan değerleri de bir diğer sorundur. Bununla bağlantılı olarak göğüslerde büyüme, yüzde ve karın ön duvarında pigment değişikliği ciltte görülen diğer değişikliklerdir.
Yüksek oranda progesteron, mide ve bağırsak boşaltımını hamileliğin 12. haftasından sonra belirgin olarak etkiler. Hamile olmayan bir insana göre çok yavaşlayan boşaltım sistemi, gaz oluşumuna yani şişkinliğe ve kabızlığa yatkın hale gelir. Bu nedenle hamile kadınlar az ve sık yemek yemelidir.
Hamileliğin ilk 3 aylık döneminde, mide asidinde bulunan pH derecesinde artış görülür. Bu süreçte anne adayının çoğunlukla asitli şeyleri yemesi onu rahatlatır çünkü pH’ın artması mide asidinin düşmesi demektir. Fakat hamileliğin 12. haftası itibariyle yüksek progesteron yüzünden pH düşmeye, asit derecesi ise artmaya baslar. Bu dönemde artık asidi az gıdalar tüketilmesi ya da mide asidini dengeleyecek bazı tıbbi ilaçları önerilir.
Hamilelikte görülen bağırsak hareketlerinin yavaşlığı, kabızlığa yatkınlık, gaz oluşumu ve gebelikteki mide asidi değişiklikleri yanında farklı şikayetleri de getirir. Gebeliğin ilk 3 ayında asitli gıda tüketimi anneyi rahatlatırken sonrasında mide asidini azaltan gıdalar ve yardımcı tıbbi destekler önerilir.
Aşerme döneminde anne adaylarının düzensiz beslenmesi, atıştırmaları, çiğneme kurallarına dikkat etmemeleri, asitli, şekerli veya acılı gıdaları tüketmeleri sonucu mide – bağırsak asitliğinin değişmesi ve bağırsaklarda bulunan faydalı bakterilerin azalarak buradaki bakteri dengesinin bozulması kaçınılmazdır.
Hamilelerdeki bu gaz, şişkinlik ve kabızlık sorunlarının giderilmesi için dışarıdan probiyotik bakterilerin alınması önerilir. Probiyotikli yoğurt ve benzeri ürünler ısıya dayanıklı olmadıkları ve mide geçişi sırasında asidik ortamda yakılmaları sebebiyle, içeriklerinin çoğunlukla bağırsaklara ulaşamadığı tespit edilmiştir. Bunlar yerine eczanelerde satılan film kaplı tablet formundaki probiyotik ve probiyotik multivitamin kombinasyonları tercih edilmelidir. Gebelerde ve emzirenlerde kullanımı konusunda sıkıntı görülmeyen probiyotik multivitamin kombinasyonları, aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirip anne adaylarını riskli hastalıklardan korumaya da yardımcı oluyor.
Hamilelikte sağlık ile ilgili içerikler için tıklayın! https://www.bebek.com/hamilelikte-saglik/

Post navigation

Bir yanıt yazın

Doğum Sonrası Adet Olamama

Biberon Nasıl Seçilmelidir? Dikkat Edilmesi Gerekenler!

Doğum Sonrası Korse Kullanımı